19 Ağustos 2010 Perşembe

Benim Adım Kırmızı #4

"Nakkaşın resmini yaptığı konuya benzeyeceğini düşünmek ne beni ne de usta nakkaşlarımı hiç anlamamaktır. Bizleri ele veren şey, bize başkalarının sipariş ettiği konular değil -bu konular zaten hep aynıdır- onlara yaklaşırken resme geçirdiğimiz gizli hassasiyettir. Resmin içinden sızar gibi gözüken ışık, insanların, atların, ağaçların sayfadaki istifinden sezilecek bir tutukluk ya da öfke, servi ağacının göğe uzanırken duyurduğu istek ve keder, duvardaki çinileri gözü kör eden bir tutkuyla işlerken sayfaya geçirdiğimiz tevekkül ve sabır duygusu... Bunlardır bizim gizli işaretlerimiz: Hepsi birbirini tekrarlar gibi duran atlar değil. Bir atın öfkesini ve hızını resmederken kendi öfkesi ve hızını nakşetmez ressam; en mükemmel at resmini yapmaya çalışarak, dünyanın zenginliğine ve onu yaratana duyduğu bir aşkı, bir çeşit yaşama aşkının renklerini gösterir, o kadar. (s. 302)

"Bir zamanlar Allah dünyayı en eşsiz haliyle görmüş ve gördüğü şeyin güzelliğine inanarak onu kullarına bırakmıştı. Biz nakkaşların ve nakşı severek ona bakanların işi, Allah'ın görüp de bizlere bıraktığı bu harika manzarayı hatırlamaktı. Her kuşak nakkaşın en büyük ustaları, bütün hayatlarını koyup gözlerini kör edene kadar çalışarak, bir büyük gayret ve ilham ile Allah'ın görün dediği bu harika hayale ulaşmaya, onu nakşetmeye çalışıyorlardı. Yaptıkları iş, insanın altından yapılmış kendi hatıralarını hatırlamasına benziyordu. Ama ne yazık ki, en büyük ustalar bile, tıpkı yorgun ihtiyarlar ve çalışmaktan kör olmuş büyük nakkaşlar gibi, o harika resmin ancak şurasını burasını belli belirsiz hatırlayabiliyorlardı. Birbirlerinin eserlerini hiç görmemelerine ve üstelik aralarında yüzlerce yıl olmasına rağmen, eski üstatların bir ağacı, bir kuşu, hamamda yıkanan bir şehzadeyle kederli bir genç kızın pencerede duruşunu, zaman zaman, bir mucize gibi birbirleriyle tıpatıp aynı çizmelerinin nedeni buydu." (s. 348)

1 yorum:

  1. Dünya'ya şu an baktığında da aynı eşsiz güzelliği görüyor mu acaba? Sanmam ki öyle olsun.

    YanıtlaSil